Yazar "Atalay, Mustafa Altay" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 5 Yıllık İzlemde Neonatal Sepsis Etkenlerinin DağIlımı ve Direnç Profilinin Değerlendirilmesi(2021) Sağıroğlu, Pınar; Akman, Nazife; Atalay, Mustafa AltayGiriş: Yenidoğan sepsisi ciddi mortalite oranlarıyla küresel bir endişe kaynağıdır. Dünya çapında antimikrobiyal direncin sürekli artması, sepsis yönetimini zorlaştırmaktadır. Bu çalışmada, geriye dönük olarak sepsisli yenidoğanlarda etken mikroorganizmalar ve antimikrobiyal duyarlılıklarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Çalışma Erciyes Üniversitesi Hastanelerinde (1 Ocak 2015-31 Ağustos 2020) yatırılan 1-28 günlük yenidoğanları kapsamaktadır. Yaşamın ilk 72 saati içinde ortaya çıkan sepis, erken başlangıçlı, 72 saatinden sonra ortaya çıkan ise geç başlangıçlı yenidoğan sepsisi olarak kabul edilmiştir. Bulgular: Çalışma süresi boyunca 21370 kan kültürü değerlendirilmiş olup kriterlerimize uyan 1489 (%6,9) şişede üreme saptanmış ve bu yaş grubundaki kontaminasyon oranı %5.12 (n=1095) olarak tespit edilmiştir. Mikroorganizmaların %79,5’i (n=1191) geç başlangıçlı sepsis (LOS), %20,1’i (n=298) erken başlangıçlı sepsis (EOS) etkeni olarak görülmüştür ve istatistiksel olarak anlamlı ilişki görülmüştür (p =0,001). EOS örneklerinin %92.6’sı (n=276/289) pediatrik yenidoğan yoğun bakım ünitesinden gelmiştir. EOS izolatlarında en sık saptanan Gram pozitif patojen Staphlyococcus epidermidis %36,2 (n=108) olmuştur. Bu kökenlerin %76,4’ü (n=55) metisiline dirençli bulunmuştur. EOS’da Staphlyococcus aureus oranı %10,1 (n=30) bu kökenlerin %6.7 (n=2)’de metisilin direnci saptanmıştır. Vankomisin dirençli enterekok oranı %11.1 (n=1/9)’dir. EOS ‘da en çok izole edilen Gram negatif patojenler sırasıyla E. coli %4.7 (n=14), A. baumannii ve K. pneumoniae %4.02 (n=12) olmuştur. K. pneumoniae’de genişlemiş spektrumlu beta laktamaz (GSBL) üretim oranı %50 (n=6/12), karbapenem direnci %8.3 (n=1/12) olarak bulunmuştur. LOS örneklerinin %95.3’ü (n=1136) pediatrik yenidoğan yoğun bakım ünitesinden gelmiştir. LOS’da en sık saptanan Gram pozitif patojen ise S. epidermidis %46.5 (n=554) bu kökenlerin %79.4’ü (n=440) metisiline dirençli bulunmuştur. LOS’da Metisilin dirençli S. aureus oranı %6.5 (n=7); Vankomisin dirençli enterekok oranı %5.9 (n=4/67)’olarak saptanmıştır. En sık saptanan Gram negatif patojenler sırasıyla %7.1 (n=85) A. baumannii ve %5.2(n=62) ve K. pneumoniae olmuştur. A. baumannii suşlarının tamamı karbapenemlere, siprofloksasin, gentamisin ve trimethoprime/sulphamethaxazole dirençli bulunmuştur. Sadece bir kökende kolistin direnci saptanmıştır. K. pneumoniae’de GSBL oranı %27.4 (n=17/62), karbapenem direnci %3,2 (n=2/62) olarak bulunmuşken, kolistin direnci saptanmamıştır. Sonuç: Yenidoğan sepsisinde tedavi başarısını etkileyen en önemli unsurlardan biri uygun antibiyoterapinin zamanında başlanmasıdır. Bu amaçla hastanelerin sepsis etken dağılımını bu mikroorganizmaların antibiyotik direnç profillerinin yıllar içindeki değişimini takip etmelerinin önemli olduğunu düşünmekteyiz.Öğe Süt Çocukluğu Dönemi Kan Dolaşımı Enfeksiyon Etkenlerinin ve Antimikrobiyal Duyarlılıklarının Araştırılması(Abant İzzet Baysal Üniversitesi, 2021) Akman, Nazife; Sağıroğlu, Pınar; Atalay, Mustafa AltayGİRİŞ ve AMAÇ: Süt çocukluğu dönemindeki kan dolaşımı enfeksiyon (KDE) etken dağılımının ve antibiyotik duyarlılıklarının belirlenmesi ampirik antibiyotik tedavisinde yol gösterici olacaktır. Bu çalışmada süt çocukluğu döneminde karşılaşılan bakteriyel KDE etkenlerinin dağılımı ve antibiyotik direncinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. YÖNTEM ve GEREÇLER: Ocak 2015 ile Ağustos 2020 tarihleri arasında hastaneye yatırılan bebeklerin (en az bir aylık ve 1 yaşından küçük) kan kültürü sonuçları geriye dönük olarak mikroorganizma dağılımı ve antimikrobiyal direnç açısından analiz edildi. BULGULAR: Farklı hastalara ait 20763 kan kültürünün 17706’sında (%85,3) üreme saptanmamışken, 1272 (%6,1) kan kültür şişesindeki üreme kontaminasyon kabul edilmiştir. Üreme tespit edilen 1785 kan kültürü sonucu çalışmamızda değerlendirmeye alınmıştır. Etkenlerin dağılımı incelendiğinde %72’sini (n=1286) Gram-pozitif, %28’sini (n=499) Gram negatif bakteriler oluşturmaktır. En sık izole edilen Gram pozitif mikroorganizma Staphylococcus epidermidis olurken Gram negatif patojen Klebsiella pneumoniae olmuştur. Metisilin dirençli Staphylococcus aureus (MRSA) oranı %19,7; Metisilin dirençli S. epidermidis (MRSE) oranı ise %85,9 olarak bulunmuştur. Vankomisin dirençli Enterekok (VRE) oranı ise %15,9 (14/88) saptanmıştır. Klebsiella spp. için Genişlemiş spektrumlu ?-laktamaz (GSBL) üretim oranı %32,3 (67/207), karbapenem direnci %18,3 (n=33), kolistin direnci %6,6 (n=12) saptanmıştır. Yoğun Bakım Ünitelerinden (YBÜ) alınan kan kültürlerinde diğer pediatri kliniklerine göre daha fazla oranda üreme saptanmıştır. TARTIŞMA ve SONUÇ: Çalışmamız sonuçları Gram pozitif bakterilerde glikopeptid grubu antibiyotiklerin tedavide kullanımına devam edilebileceğini göstermektedir. Ancak Gram negatif bakteriler için elde edilen sonuçlar karbapenem türevi ilaçların tek başına kullanımını kısıtlamakta ve tedavide aminoglikozid ve polimiksin grubu antibiyotiklerin birlikte kullanımını desteklemektedir.