Eczane Hizmetleri - Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Öğe Karakafesotu (Symphytum officinale L.) Bitkisinin Geleneksel Kullanım Alanları(2024) Delimustafaoğlu, Fatma Gül; Baldemir Kılıç, AyşeBoraginaceae familyasına ait Symphytum officinale L. (Karakafesotu) türü Avrupa ve Asya’ya özgü, nehirler ve akarsular boyunca nemli alanlarda yetişen, yüksekliği 1-2 metreye kadar ulaşabilen dik, çok yıllık bir bitkidir. Yunanca “birlikte büyümek” anlamına gelen ve “Symphuo” kelimesinden türeyen S.officinale, 2000 yılı aşkın süredir kemik kırıkları, eklem iltihapları, yaralar, hematomlar ve tromboflebit gibi çeşitli hastalıklar için geleneksel olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde kök, yaprak gibi kısımlarının kabızlık ve basura karşı kullanıldığı bilinmektedir. Avrupa’da ise künt yaralanmalar, kırıklar, şişmiş çürükler, çıban, karbonkül, varis ülserleri ve yanıklar gibi lokal enflamasyonlarda haricen lapa olarak kullanıldığı bildirilmiştir. Emziren kadınlarda göğüs ağrısını hafifletmek için bitki çayı olarak; ayrıca ülser, fıtık, kolit ve iç kanamayı durdurmak için de kullanıldığı bildirilmiştir. Bitki çayının ayrıca burun tıkanıklığı ve iltihabı, ishal ve öksürüğü kesmek için kullanıldığı da kayıtlara geçmiştir. Ağız yaraları ve diş eti kanamalarında ise gargara halinde kullanılmaktadır. Ayrıca baharat olarak da kullanılan Karakafesotu’nun salatalara ilave edildiği, bazı yörelerde diğer yeşilliklerle birlikte kızartılıp köfte yapımında kullanıldığı bilgisine de ulaşılmıştır. Karakafesotu’nun terapötik etkileri yaygın olarak bilinmesine rağmen, bazı çalışmalarda toksik etkileri de gösterilmiş olup bundan dolayı birçok ülkede kullanımı sınırlandırılmıştır. Bu çalışmada S.officinale türünün geleneksel kullanım alanları ile ilgili bazı bilgiler derlenmiştir.Öğe Geçmişte ve Günümüzde Lycium barbarum L.’un Kullanım Alanları(2023) BALDEMİR KILIÇ, AYŞE; Delimustafaoğlu, Fatma Gül; Baldemir Kılıç, AyşeSolanaceae familyasına ait özellikle Lycium barbarum L. türünün meyvesi olarak bilinen “Goji berry”, besin değerinin yüksek olması sebebiyle son yıllarda ‘‘süper meyve’’ adıyla oldukça popüler hale gelmiştir. L. barbarum çalı formunda çok yıllık bir bitkidir. Meyveleri tatlı ve keskin bir tada sahip, yaklaşık 2 cm derinliğinde elips şeklinde turuncu-kırmızı renkli yumuşak bir yapıya sahiptir. 2000 yılı aşkın süredir Çin ve Tibet’te geleneksel tıp ve gıda alanında kullanılan bitkinin kök, kabuk ve meyvelerinden tıbbi ilaçlar yapıldığı, yapraklarının ve tohumlarının da bazı şifalı bitkilerden bahseden kitaplarda yer aldığı anlatılmaktadır. Tibet’te yerliler tarafından ömrü uzattığı düşünülmekte ve ‘‘mutluluğun meyvesi’’ adıyla da bilinmektedir. Bitkinin dünyada “kurt üzümü” adıyla da bilinen meyveleri polisakkarit kompleksleri, karotenoidler, fenilpropanoidler gibi yüksek biyolojik aktiviteye sahip birçok bileşik grubu içermektedir. Bitkinin kurutulmuş meyveleri direkt tüketildiği gibi bitki çayı, meyve suyu, şarap, tentür yapımında ve yemeklerde olmak üzere dünyada farklı kullanımları bulunmaktadır. Bu çalışmada ise L. barbarum bitkisinin geleneksel kullanım alanları ile ilgili bilgiler derlenmiştir.Öğe Üniversite Hastanesinde Çalışan Hemşirelerde İş Kazaları Ve Mesleki Risk Faktörleri Farkındalığının Değerlendirilmesi(Paramedik ve Acil Sağlık Hizmetleri Dergisi, 2022) Şenol, Vesile; Sunman, GözdeBu çalışmanın amacı bir üniversite hastanesinde çalışan hemşirelerin maruz kaldığı iş kazalarının sıklığı, türleri ve mesleki risk faktörlerine ilişkin farkındalığını belirlemektir. Çalışma grubunu Orta Anadolu’da bir kamu üniversitesi hastanelerinde görev yapan 448 gönüllü hemşire oluşturmuştur. Nicel araştırma deseninde yürütülen çalışmada kolayda örnekleme tekniği kullanılmıştır. Çalışma verileri yüz-yüze görüşme tekniği ile anket uygulanarak toplanmıştır. Yaş ortalaması 31.84±6.27 olan hemşirelerin %90,0’ı kadın, %94,2’si lisans ve üzeri eğitim düzeyine sahiptir. Hemşirelerde iş kazası geçirme sıklığı %47,5, en sık maruz kalınan iş kazası türü (%73,2) kesici-delici alet yaralanmasıdır. Aşırı iş yükü ve çalışma sürelerinin uzunluğu en önemli (%84,2) iş kazası nedenidir. Sağlığı ve güvenliği tehlikeye düşürecek olası işyeri risk faktörleri farkındalığı olan ve eldiven kullanımı, el hijyeni gibi standart bireysel koruyucu tedbirlere uyan hemşirelerde iş kazasına maruziyet oranı anlamlı düzeyde daha düşüktür. Diğer taraftan uyku ve beslenme bozukluğu, Lateks allerjisi, iş doyumsuzluğu ve tükenmişlik yaşayan hemşirelerde iş kazasına maruziyet oranı anlamlı düzeyde daha yüksektir. Kurumsal tedbirler düzeyinde, çalışma saatleri içinde alınan güvenlik önlemleri (%52,2), İSİG denetimleri (%30,4), periyodik sağlık kontrolleri (%14,3), iş kazalarını önlemede ergonomi ilkelerinden yararlanımı (%29,3), risk azaltmaya yönelik kontrol ve çözüm uygulamalarını (%30,6) olumlayan yanıtlar düşük düzeyde kalmıştır. Kurumsal düzeyde koruyucu/önleyici tedbirleri iyileştirecek ve çalışanlarda mesleki risk farkındalığı ve korunma kültürü geliştirecek mesleki iş güvenliği programlarının geliştirilmesi ve uygulanması kaçınılmaz görünmektedir.Öğe Öz Yeterlilik İnancının Sosyal Girişimcilik Niyeti Üzerine Etkisi: Anadolu Üniversitesi ve Aksaray Üniversitesi Öğrencileri Örneği(Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2022) Sunman, Gözde; Yıldırım, Kürşad EmrahGirişimciliğin bir türü olan sosyal girişimcilik kavramı son yıllarda toplumsal sorunların çözümünde bir araç olarak ön plana çıkmaktadır. Bireysel anlamda kendine inanan ve öz yeterliliği yüksek bireyler davranışlarının güzel sonuçlar getireceğine inanarak girişimci davranışlar sergileme konusunda istekli davranmaktadır. Bu çalışmanın amacı üniversite öğrencilerinin öz yeterlilik inancının sosyal girişimcilik niyeti üzerine etkisini incelemektir. Hem alan yazında bu konuda bir çalışmaya rastlanılmamış olması, hem de toplumun geleceği olan üniversite öğrencilerinin öz yeterlilik inancını ve sosyal girişimcilik niyetini ortaya koyması açısından bu çalışma önem arz etmektedir. Çalışmanın örneklemi Anadolu Üniversitesi ve Aksaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde öğrenim gören öğrencilerdir (n= 739). Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden alan araştırması (tarama modeli) kullanılmıştır. Veri toplamak amacıyla anket yöntemi kullanılmıştır. Veriler kolayda örnekleme yöntemiyle toplanmıştır. Elde edilen veriler kullanılarak araştırma modeli ve hipotezleri, Regresyon analizi yardımıyla test edilmiştir. Araştırma bulgularına göre üniversite öğrencilerinin öz yeterlilik inancının sosyal girişimcilik niyeti üzerinde etkisinin olduğu belirlenmiştir. Buna ilaveten üniversite öğrencilerinin öz yeterlilik inancının sosyal girişimcilik niyetinin alt boyutları olan sosyal vizyon, yenilikçilik, sürdürülebilirlik ve sosyal ağlar üzerinde etkisinin olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Elde edilen sonuçların literatüre ve araştırmacılara katkı sağlayacağı düşünülmektedir.Öğe Öz Saygının Bireysel Kariyer Planlama ve Akademik Güdülenme Üzerine Etkisi: Üniversite Öğrencileri Üzerine Bir Çalışma(2022) Sunman, Gözde; Oruç, ŞükranBu araştırmanın amacı öz saygının bireysel kariyer planlama ve akademik güdülenme üzerinde etkisinin olup olmadığını belirlemektir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini bir devlet üniversitesi öğrencileri oluşturmaktadır. Öğrenciler öğrenim gördükleri fakültelere göre tabakalı örnekleme yöntemine göre seçilmiştir. Bu doğrultuda eğitim, fen ve edebiyat, iktisadi ve idari bilimler, veterinerlik, İslami ilimler, mühendislik, sağlık bilimleri ve spor bilimleri olmak üzere sekiz fakülte üzerinde tabakalandırılarak her bir tabakadan 100 kişi olacak şekilde toplamda 800 kişi seçilmiştir. Veriler anket aracılığıyla katılımcılarla yüz yüze görüşülerek toplanmıştır. Verilerin analizinde araştırmanın modeli ve hipotezleri doğrultusunda Pearson Korelasyon ve Regresyon analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öz saygının bireysel kariyer planlama ve bireysel kariyer planlamanın alt boyutları olan kendini değerlendirme, fırsatları tanıma ve hedefleri belirleme üzerinde anlamlı ve pozitif yönde etkisi bulunmaktadır. Öz saygının bireysel kariyer planlamanın plan oluşturma boyutu üzerinde etkisi tespit edilememiştir. Bununla birlikte öz saygının akademik güdülenme ve akademik güdülenmenin kendini aşma alt boyutu üzerinde anlamlı ve pozitif yönde etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öz saygının akademik güdülenmenin bilgiyi kullanma ve keşif alt boyutu üzerinde etkisi tespit edilememiştir.Öğe ÇALIŞMA HAYATINDA DEĞİŞKEN VE SINIRSIZ KARİYER YÖNELİMİNİN X, Y, Z KUŞAKLARI AÇISINDAN İNCELENMESİ(2022) Oruç, Şükran; Sunman, GözdeBu araştırma, çalışanların benimsemiş olduğu değişken ve sınırsız kariyer yönelimlerinin belirlenmesi ve bu kariyer yönelimlerinin X, Y, Z kuşakları açısından farklılaşma gösterip göstermediğini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Bu doğrultuda araştırmada nicel araştırma yöntemi esas alınmış olmakla birlikte nedensel karşılaştırma araştırma desenine göre yürütülmüştür. Veriler Hatay İlinde perakende sektöründe çeşitli pozisyonlarda görev yapan 534 çalışandan tabakalı örnekleme yöntemi ile anket kullanılarak elde edilmiştir. Veriler; frekans analizi, faktör analizi ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanarak SPSS 25.0 paket programı yardımı ile analiz edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, Y kuşağı çalışanların daha fazla değişken kariyer yönelimine ve kişinin kendi kariyerini kendisinin yönlendirmesine sahip olduğu, Z kuşağı çalışanların ise daha fazla değer yönelimli kariyer yönetimine sahip olduğu yönünde sonuçlara ulaşılmıştır. Ancak kuşaklar açısından çalışanların sınırsız kariyer yönelimi ile sınırsız düşünme ve örgütler arası hareketlilik tercihinin ise herhangi bir farklılaşma göstermediği tespit edilmiştir.Öğe INTERMEDIATION ROLE OF JOB ALIENATION IN THE RELATIONSHIP BETWEEN JOB STRESS AND CYBERLOAFING BEHAVIOUR(2021) Sunman, GözdeThe aim o this study is to test the relationships between job stress, cyberloafing and job alienation variables and to determine the mediating role of job alienation in the relationship between job stress and cyberloafing behavior. In this context, the quantitative research method was used. “Relational research design” was used in the design of this study, which is an applied research. The data in the study were obtained by simple random sampling method using the survey method. The research sample consists of 305 public employees in Aksaray in Turkey. The data of the research were tested through the SPSS 22 program. Cronbach's alpha coefficient calculation and expolaratory factor analysis were used to measure the validity and reliability of the scales used in the study. Normality test was performed to measure whether the data were normally distributed. Correlation analysis was performed to test the relationship hypotheses. By adding Process Macro software to the SPSS program, it was tested whether job alienation played a mediating role in the relationship between job stress and cyberloafing. Process Macro Model 4 developed by Hayes (2013) was used in the mediation test. According to the results of the research, it was determined that there is a significant and positive relationship between job stress and cyberloafing behavior and its sub-dimensions. It has been determined that there is a significant and positive relationship between job stress and job alienation. It has been determined that there is a significant and positive relationship between job alienation and cyberloafing behavior and its sub-dimensions. In addition, it was concluded that job alienation has a partial mediator role in the relationship between job stress and cyberloafing behavior.