Tehdit, Risk ve Fırsatlar Bağlamında 2024’ten 2025’e: Dünya Nereye Gidiyor?
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Güney Kafkasya’da devletlerin tarihi ve siyasi ilişkileri çok uzun zamanlara dayandığı için bu coğrafyada tarihsel süreçler birbirine bağlı şekilde ilerlemiştir. Bu coğrafya, ismini Kafkas Dağları’ndan almaktadır. Bir geçiş coğrafyası olan Kafkasya, “güney” ve “kuzey” olarak siyasal açıdan ayrılmış olsa da tarih boyunca bu coğrafya bir bütün olarak var olmuştur. Çünkü burası, halkların geçiş noktasıdır. Tarih boyunca kuzeyden güneye, güneyden kuzeye hep bir geçiş güzergâhı olmuştur. Bunun tarihî izleri bugün dahi görülebilmektedir.
Bölgedeki üç ana geçit şunlardır: Birincisi Derbent’tir. İkincisi Abhazya (Suhum) bölgesidir. Üçüncüsü ise Rusya’yı Gürcistan ile bağlantı kuran ve Rusların “Gürcü Askeri Yolu” olarak adlandırdığı geçittir. Coğrafya, jeopolitik dengeleri doğrudan etkileyen unsurlardan biridir. Tarih boyunca bu coğrafya büyük güçlerin hâkimiyet alanı olmuştur; sürekli bir mücadele söz konusudur.
2022 ve 2023 yıllarında dünyada ve Güney Kafkasya’da yaşanan olaylardan sonra Rusya’nın Güney Kafkasya’daki jeopolitik alanında ciddi bir zayıflama yaşanmıştır. Bu jeopolitik değişim sonrası Türkiye’nin Güney Kafkasya ülkeleriyle ilişkileri de gelişim göstermiştir. Gelinen noktada özellikle Türkiye ve Azerbaycan, Güney Kafkasya jeopolitiğini doğrudan şekillendiren aktörler haline gelmiştir. Güney Kafkasya’da dengeler değişmektedir. Ermenistan’ın bir devlet olarak Güney Kafkasya’daki varlığı, Azerbaycan ve Türkiye’nin garantörlüğü sayesinde mümkündür.