Angola İç Savaşında ABD, SSCB ve Çin’in Politikaları
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Bu çalışma, temel olarak Afrika kıtasında en uzun süren Angola İç Savaşında ABD, SSCB ve Çin’in politikaları etrafında şekillenmiştir. Atlantik Okyanusuna kıyısı bulunan Güney Batı Afrika ülkesi, asırlar boyunca sömürge altında yönetilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan yeni uluslararası sistemle beraber Afrika kıtasındaki birçok ülke bağımsızlığını kazanırken Angola 1975 yılına kadar İber Yarımadası ülkesi olan Portekiz’in kolonyal yönetimi altında yönetilmiştir. Kıtadaki birçok ülkenin bağımsızlığını kazanmasının akabinde, 1960’lı yıllarda, Angola’da sömürge yönetimine karşı silahlı ayaklanmalar başlamıştır. Portekiz sömürge devletine karşı başlayan ayaklanmalarda Angola’nın farklı etnik yapılarından destek alan üç önemli kurtuluş hareketi ortaya çıkmıştır: MPLA, FNLA ve UNITA. Ortaya çıkan ulusal kurtuluş hareketleri Sömürge devletine karşı verilen bağımsızlık savaşı ve sonrasında ülkeyi 27 yıl gibi çok uzun süreli bir iç savaşa sürükleyen çatışmaların ana aktörleri olmuştur. Angola anakarasında 1960’lı yıllarla beraber başlayan ve yaklaşık yarım asır süren çatışmalar Angola’nın kendi iç sorunu olarak kalmamış, bölge ülkelerinin ve Soğuk Savaş döneminin farklı kutuplarının olaylara müdahil olmasıyla sorun uluslararası bir boyut kazanmıştır. 1945 sonrası uluslararası siyasette meydana gelen Doğu ve Batı dünyalarının ideolojik kamplaşması Angola İç Savaşını sürdüren aktörler arasında karşı ittifaklar doğurmuştur. Bu dönemde Sovyetler Birliği ve Küba’nın yoğun bir şekilde desteklediği MPLA’ya karşı, ABD ve Güney Afrika Cumhuriyeti FNLA ve UNITA’yı desteklemiştir. Bu bağlamda Angola İç Savaşı ABD ve SSCB arasında yaşanıldığı düşünülen ideolojik savaşın bir nev-i test alanı olmuştur. İki büyük gücün yanı sıra ekonomik ve askeri olarak büyük atılımlar atmaya başlayan Çin’de Angola’da meydana gelen çatışmalara ilgisiz kalmamıştır. Bağımsızlık savaşı sonrası ülkeyi terk eden Portekiz’in ardından iktidarı ele geçiren MPLA, resmi olarak Marksist- Leninist ideolojiyi benimsediğini açıklamıştır. Ancak SSCB’nin dağılmasının ardından Marksist çizgiden uzaklaşarak nispeten daha liberal politikalar benimsemiştir.