4-8 Yaş Grubu Koklear İmplantlı Çocuklarda Dil Gelişimi İle Günlük Yaşam Kalitesi Arasındaki İlişki
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
İşitme kaybı dünyada en yaygın görülen duyusal eksikliktir. Doğumdan sonra veya dil gelişimi öncesi ortaya çıkan işitme kaybı, bireylerin dil gelişimini olumsuz bir biçimde etkileyerek normal duyan yaşıtlarından ayrışmasına yol açabilmektedir. Erken yaşta işitme kaybının tanısı konularak işitme cihazı verilmesi ve özel eğitime başlanması dil gelişimine katkıda bulunarak bu durum çoğunlukla engellenebilir. İşitme cihazıyla özel eğitimden fayda göremeyecek kadar ileri veya çok ileri işitme kayıplı hastalar için ise koklear implantasyon operasyonu 20 yılı aşkın süredir dünyada ve Türkiye’de yaygın bir biçimde uygulanmaktadır (Turan ve ark., 2012). Çocukluk döneminin ilk 36 ayı, dil edinimi açısından en kritik dönemlerdir ve dil gelişimi bu dönemden sonra yavaşlayarak devam etmektedir (Shojaei ve ark., 2016). Akustik uyaranların alınması ve algılanması, dil öncesi aktiviteler için gerekli ön şartlardır. Bu nedenle, işitme engelli çocuklarda normal dil ediniminin sağlanması için işitme kaybının erken tespiti ve uygun müdahale çok önem taşımaktadır (Shojaei ve ark., 2016). İşitme cihazı/koklear implant uygulanmasından sonra işitme cihazı/koklear implanttan maksimum verim alınabilmesi için uzun bir işitsel rehabilitasyon, işitme eğitimi ve süreç içerisinde objektif değerlendirmelerin dışında subjektif değerlendirmelerin de kullanılması gereklidir. Çalışmamızın amacı; Koklear implantasyon yapılan 4-8 yaş arasındaki hastaların, cinsiyet, risk faktörleri, tanılanma yaşı, implantın uygulanma dönemi (prelingual – postlingual), implant modeli, özel eğitime başlama yaşı, ailenin eğitim durumu gibi demografik verilerin, koklear implant yapılan hastalar üzerindeki etkisini araştırmak, koklear implant kullanan bireylerin alıcı ve ifade edici dil becerileri ile günlük yaşam kaliteleri arasındaki ilişki değerlendirmesi amaçlanmıştır.












