Üniversite Öğrencilerinin Öğrenilmiş Güçlülük Düzeylerinin Farklı Değişkenler Bağlamında İncelenmesi
Yükleniyor...
Tarih
2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Attribution-NonCommercial-ShareAlike 4.0 International
info:eu-repo/semantics/openAccess
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Amaç: Öğrenilmiş güçlülük kavramı, bireyin duygularını, acılarını ve bilişlerini kendi kendine düzenleyebildiği bilişsel bir beceri olarak tanımlanmaktadır. Bireyin öğrenilmiş güçlülük düzeyinin yüksek olması, başa çıkma ve öz kontrol becerilerine sahip olduğuna işaret etmektedir. Düşük öğrenilmiş güçlülük düzeyine sahip olmak ise stresli yaşam olayları karşısında çeşitli psikolojik problemler yaşamayı ve yaşamda karşılaşılan engelleri aşmak için isteksiz olmayı göstermektedir. Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin öğrenilmiş güçlülük düzeylerini algılanan ebeveyn tutumu, algılanan gelir düzeyi, cinsiyet ve yaşamlarının büyük kısmını geçirdikleri yer değişkenlerine göre incelemek amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma; 2017-2018 eğitim öğretim yılında güz döneminde Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde öğrenim gören 466 gönüllü üniversite öğrencisinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Öğrencilerin %46’sını (214) kadın katılımcılar, %54’ünü (252) erkek katılımcılar oluşturmuştur. Araştırmada veriler, Rosenbaum tarafından geliştirilen ve Siva ve Dağ tarafından Türkçeye uyarlanan Öğrenilmiş Güçlülük Ölçeği ve araştırmacı tarafından hazırlanan Kişisel Bilgi Formu kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmada kişisel bilgi formundaki değişkenleri analiz etmek için bağımsız gruplar için t testi ve tek yönlü ANOVA kullanılmıştır. Gruplar arasındaki farkları ortaya koymak için LSD ve Tamhane’s T2 çoklu karşılaştırma testleri uygulanmıştır. Bulgular: Katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinde algılanan ebeveyn tutumu değişkenine göre anlamlı farklılık olup olmadığını belirlemek için tek yönlü ANOVA yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin algılanan ebeveyn tutumu bakımından anlamlı farklılık gösterdiğini ortaya koymuştur (F= 3,074; p< .05). Farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için LSD çoklu karşılaştırma testi yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, ebeveynlerinin tutumunu demokratik ve koruyucu olarak algılayan katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin, ebeveynlerinin tutumunu otoriter olarak algılayan katılımcılardan daha yüksek olduğunu göstermiştir (demokratik= 120,46; koruyucu= 119,59; otoriter= 113,08). Katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinde algılanan gelir düzeyi değişkenine göre anlamlı farklılık olup olmadığını belirlemek için tek yönlü ANOVA yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin algılanan gelir düzeyi bakımından anlamlı farklılık gösterdiğini ortaya koymuştur (F= 3,239; p< .05). Farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için Tamhane’s T2 çoklu karşılaştırma testi yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, gelir düzeylerini orta ve iyi olarak algılayan katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin, gelir düzeylerini yetersiz olarak algılayan katılımcılardan daha yüksek olduğunu göstermiştir (orta= 118,95; iyi= 120,85; yetersiz= 111,34). Katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinde cinsiyet değişkenine göre anlamlı farklılık olup olmadığını belirlemek için bağımsız gruplar için t testi yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin cinsiyetleri bakımından anlamlı farklılık göstermediğini ortaya koymuştur (t= 1,754; p> .05). Katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinde yaşamlarının büyük kısmını geçirdikleri yer değişkenine göre anlamlı farklılık olup olmadığını belirlemek için tek yönlü ANOVA yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin yaşamlarının büyük kısmını geçirdikleri yer bakımından anlamlı farklılık göstermediğini ortaya koymuştur (F= 0,357; p> .05). Sonuç:Elde edilen sonuçlara göre, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeyleri algılanan ebeveyn tutumu ve algılanan gelir düzeyi bakımından anlamlı farklılık göstermektedir. Diğer taraftan elde edilen sonuçlar, katılımcıların öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin cinsiyet ve yaşamlarının büyük kısmını geçirdikleri yer bakımından ise anlamlı farklılık göstermediğini ortaya koymuştur.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Öğrenilmiş güçlülük, üniversite öğrencileri
Kaynak
20. Uluslararası Psikolojik Danışma ve Rehberlik Kongresi / Samsun / Türkiye