Soğuk Savaştan Akıllı Savaşa Geçiş Sürecinde Yapay Zekâ Teknolojilerinin Rolü: Çin ve ABD Örnekleri
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Bilim ve tekniğin üretimde etkin yer almasıyla birlikte yaşanan sanayi inkılabı sonrasında ortaya çıkan teknoloji hayatın her döneminde karşımıza çıkan ve sürekli kendini geliştirerek dinamik yapısını korumayı başaran bir kavram olmuştur. Hayatımızın her alanına entegre olması açısından başarı gösteren bu kavram her geçen gün etki alanını genişletmektedir Ülkelerin gelişmesinde kritik bir öneme sahip olan bu kavram toplumun her alanında çok büyük değişimlere yol açmıştır. Bu değişimlerin dahil olduğu alanlardan biri de muharebe alanıdır. Teknolojinin muharebe alanına girmesi oldukça eskiye dayanmaktadır. Tanklar, uzun menzilli silahlar, makineli tüfekler teknolojinin savaşa yansımalarından bazılarıdır. Ancak teknolojiyle beraber dijitalleşmede savaş alanlarında yer almaya başladığında savaşlar format değiştirmeye başlamış, artık muharebe alanlarında otonom silahlar, insansız uçaklar, robotlar gibi yeni aktörler boy göstermeye başlamıştır. Bu bağlamda; çalışma insanlık tarihi kadar eski olan savaşın bir dönemi olan soğuk savaş dönemini, bu dönem sonrası savaşta yaşanan değişimi ve bu değişimde yapay zekâ teknolojilerinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda dönemin iki başat aktörü olan ABD ve SSCB'nin dış politika stratejileri, bu stratejilerin uygulanma biçimleri ve bu dönemde askeri alanda yaşanan gelişmelere yer verilmiştir. İlk olarak soğuk savaş dönemi, bu dönemde dünya siyasetinin durumu hakkında genel izlenim ele alınmış, soğuk savaş sonrası dönem ve yaşanan teknolojik gelişmelere değinilerek özellikle teknolojik alanda büyük bir yenilik olan yapay zekâ hakkında bilgilere yer verilmiştir. Yapay zekâ ile yaşanan teknolojik gelişmelerin özellikle yapay zekanın ve diğer teknolojilerin askeri alana uygulanmasıyla devrim niteliğinde yeniliklerin görülmeye başladığı vurgulanmıştır. Bu yeniliklerle beraber taze bir kavram olan akıllı savaş tanımlaması yapılarak bu savaşın alanları, stratejileri ve savaşın yürütüldüğü araçlara değinilmiştir. Bu yeni savaşın dünya siyasetine yansımasının nasıl olacağı, özellikle yapay zekâ alanında etkin ülkeler olan ABD ve Çin üzerinden incelenmiştir. Bu inceleme yapılırken her iki ülkenin yapay zekâ stratejilerine, bu stratejiler doğrultusunda yaptıkları uygulamalara yer verilmiş olup her iki ülkenin akıllı savaşı nasıl yorumladıklarına ve bu savaş doğrultusunda hangi teknolojileri geliştirdiklerine değinilmiştir. Ayrıca her iki ülkenin akıllı savaş ve yapay zekâ politikalarında birbirlerine karşı tutumlarına değinilerek, ülkelerin bu yeni savaş uygulamalarında sahip oldukları avantaj ve dezavantajları çeşitli yönlerden ele alınmıştır. Çalışma sonucunda; bu yeni teknolojinin savaş alanına uygulanmasıyla savaşın yeni bir formata büründüğü tespit edilmiştir. Bu yeni formatla beraber yeni aktörlerin savaş alanlarında daha çok boy göstereceği anlaşılmaktadır. Yapay zekâ teknolojisinde ve akıllı savaşta dünyanın önde gelen ülkelerinden olan ABD ve Çin'in akıllı savaş döneminde de başat aktörler olarak kalmaya ve dünya siyasetine yön vermeye devam edecekleri ön görülmektedir.